Preloader Close
Pazartesi 9:00 - 18:00
Bağışıklık Genetiği

Bağışıklık Genetiği

Bağışıklık Nedir?

Bağışıklık kelimesinin tıp literatüründe ki karşılığı ‘’immünite’’dir. Bağışık (immüne) olmak sözcüğü eski Romalı için devlete karşı üstlenilmiş bir yükümlülükten örneğin vergiden askerlikten muaf olma anlamına gelmekteydi. Sağlık alanında kullanılması yenidir, bağışık olma, daha önce bulaşıcı bir hastalıktan kurtulmuş bir kişinin aynı hastalıktan kaçınabilmesidir.

Bağışıklık mekanizması nasıl çalışır?

Bağışıklık organları kemik iliği, bademcikler ve tüm lenf bezleri, dalak, timüs bezi ve bağırsaklar olmak üzere vücudun her yerinde bulunmaktadır. Bağışıklıkta Kemik iliğinde yapılan hücrelerin bir kısmı ‘’lenfositler’’, Timus bezine giderek burada eğitilir ve bu hücreler ‘’T Lenfositleri’’ olarak tanımlanır. Bunlar mavi bereli eğitimli komando askerleri gibidir, hücresel savunmadan sorumludur. Bir kısım lenfositler ise bağırsakta eğitilir ve bunlarda ‘’B lenfositleri’’ olarak tanımlanır. Bunlarda Bordo bereli komando askerleri gibidir antikor üreterek humoral savunmadan sorumludur. Hümoral bağışıklık, hücre dışında bulunan mikroorganizmalara karşı antikorlar kullanılarak yapılan savunma sistemidir. Ayrıca kemik iliğinde üretilen Doğal öldürücü hücreler (NK, Natural Killer) büyük granüllü lenfositler olup direkt mikroplara karşı öldürücü silahını kullanan askerlerdir ve doğal immünitenin en önemli hücreleridir.

Bağışıklık Tipleri nelerdir?

İki tür bağışıklık tipi vardır, Doğal bağışıklık ve edinsel bağışıklık olarak ayrılır. Doğal bağışıklık bir bulaşıcı hastalık geçirdikten sonra kazanılmış bağışıklıktır. Kazanılmış veya Edinsel bağışıklık ise, aşılar ile kazanılmış bağışıklıktır.

Bağışıklık yolları nelerdir?

Çevremizde milyonlarca çeşitli mikroorganizmalar (bakteri, mikrop, virüs) milyarlarca farklı antijen taşımaktadır. Bu organizmalardan korunmak için onların antijenlerine karşı vücudumuz tarafından antikorlar üretilmektedir. Vücudun bu mikroorganizmalara karşı savunmasında üç önemli faktör vardır. Birincisi doğal bariyerler olan deri, mukoza ve burun kılları gibi doğal bariyerler, ikincisi T lenfositleri ile yapılan hücresel savunma ve üçüncüsü B Lenfositleri ile antikor üretilerek yapılan humoral savunmadır. Bir düşmanla savaşta nasıl kum veya çimento bariyerleri, komando askerleri ve hava kuvvetleri görev yapıyor ise mikroplarla savaşta da aynı sistem geçerlidir. 

Bağışıklık Hastalıkları nelerdir?

 Bariyerlerin yetersiz olması yani ağızda veya vücutta yaraların sık tekrarlaması, burun daki siliaların yetersiz olması, dildeki lökoplaki ve bademciklerin ve geniz eti dediğimiz adenoidlerin yetersizliği yineleyen enfeksiyonlara yol açmaktadır.

Primer İmmun yetersizlik; bağışıklık sisteminin bir ya da daha fazla hücre, hücre ligandı, protein, sitokin ve sitokin reseptörü, hücre içi uyarı sistemleri için gerekli proteinlerin eksikliği ile meydana gelen, enfeksiyonlara eğilimi arttıran hastalıkları kapsar.

Bruton’un X’e bağlı agammaglobulinemiyi (XLA) tanımlamasından bugüne teknolojideki gelişmelere bağlı olarak 120’den fazla primer immun yetersizlik tanımlanmış; yaklaşık % 75’inde altta yatan moleküler bozukluk belirlenebilmiştir.

Primer immun yetersizliklerin % 50-60’ını humoral immun sistem bozuklukları, % 10-15’ini T-hücre defektleri, % 15-29’unu kombine immun yetersizlikler, % 10-15’ini fagositer sistem ve % 1-3’ünü kompleman sistemi bozuklukları oluşturur.

İkincil bağışıklık (edinsel) hastalıkları ise, doğuştan değil sonradan çevredeki çeşitli kimyasal maddelerin bağışıklık sisteminde yol açtığı hasarlardan ötürü ortaya çıkar. Bu hastalıkların genel nedenleri arasında yetersiz beslenme, stres, yanıklar, belirli özbağışıklık (otoimmün) hastalıklar ve virüsler sayılabilir.

Bağışıklığı ölçmek için hangi testler yapılmaktadır?

Öykü ve fizik muayene bulguları ile immün yetersizlik düşünüldüğünde ilk basamak laboratuvar incelemesi tam kan sayımı ve periferik yaymadır. Tam kan sayımında mutlak lenfosit ve nötrofil sayısına, trombosit düzeyine dikkat edilmelidir. Lenfosit değeri yaşa göre normal ise ağır T hücre yetersizliği dışlanır. Eğer nötrofil sayısı enfeksiyon olmadığı halde sürekli yüksek ise lökosit adhezyon defekti akla gelmelidir. Wiskott-Aldrich hastalığı için trombositopeninin varlığı ve trombosit hacminin küçük olması tipiktir.

Ön planda antikor eksikliği düşünülüyor ise serum immunglobulin değerleri istenmeli, sonuçlar yaşa göre normal değerlerle karşılaştırılarak yorumlanmalıdır.

İmmunglobulin düzeyleri normal ise hastada sık enfeksiyon öyküsü var ve >4 yaş ise IgG alt gruplarına bakılmalıdır. Son olarak da kişilerin bağışıklığını etkileyen genetik faktörlere bakılmak için genetik testlerin yapılması gerekir.

Bağışıklık Genetiği Nedir?

İmmünogenetik, bağışıklık sisteminin genetik temelini ve çeşitli patojenlere ve diğer yabancı maddelere tepkisini inceleyen bir genetik dalıdır. Bu alan, bağışıklık sisteminin antijenleri tanıma ve bunlara yanıt verme yeteneğini etkileyen genleri ve genetik varyasyonları ve ayrıca bu genlerin bağışıklıkla ilgili hastalıkların gelişimindeki rolünü inceler.

İmmünogenetik, bağışıklık işlevini ve otoimmün bozukluklar, alerjiler ve bağışıklık yetmezlikleri gibi bağışıklıkla ilgili hastalıkların gelişimini etkileyen genetik varyasyonları belirlemeye çalışır. İmmünogenetikte önemli bir çalışma alanı, yabancı maddelere karşı bağışıklık tepkilerini düzenlemekten sorumlu olan, kromozom 6 üzerindeki bir gen bölgesi olan majör histo-uyumluluk kompleksidir (MHC). MHC'deki genetik varyasyonlar, bir bireyin etkili bir bağışıklık tepkisi oluşturma yeteneğini etkileyebilir ve otoimmün hastalıklar ve belirli enfeksiyonlara ilişkin artan risk ile ilişkilidir.

İmmünogenetik ayrıca, özellikle kanser immünoterapisi alanında, kişiselleştirilmiş tıbbın geliştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Araştırmacılar, bir hastanın genetik profilini analiz ederek, bağışıklık temelli tedaviler için potansiyel hedefleri belirleyebilir ve hastanın bireysel bağışıklık tepkisine göre uyarlanmış kişiselleştirilmiş tedavi planları geliştirebilir.

Hangi Genetik testler ile bağışıklığa bakılır?

Özellikle Konjenital Lökopeni veya Nötropeni düşünülüyor ise, ELANE, HAX1, WAS, G6PC3, GFI1, JAGN1, CSFR3 gibi genetik testler önerilir.

Genel İmmün yetmezlik düşünülür ise İmmün yetmezlik paneli önerilir.

Fanconi anemia, dyskeratosis congenita, Diamond-Blackfan anemia, thrombocytopenia absent radii syndrome, severe congenital neutropenia, and Shwachman-Diamond syndrome. gibi Kemik iliği yetmezliği düşünülür ise, kemik iliği yetmezlik paneli veya tüm ekzom analizi (WES) veya tüm genom analizi (WGS) bakılmalıdır.

Sorularınız ve detaylı bilgi için merkezimiz ile iletişime geçebilirsiniz.

Kaynaklar:

1. Şefik Alkan: 50 Soruda Bağışıklık. Şubat 2022

2. Aydomuş Ç, Şiraneci R. İmmün Yetersizlikte Tanısal Yaklaşım. JOPP Derg 2(2):52-54, 2010

 



Son Güncelleme: 2023-04-18 16:17:34